MÜFTÜMÜZ (ALİ SABRİ GÜREL)

Müftü Ali Sabri Gürel

Ali Sabri Efendi


 

 

Ali Sabri Efendi (1911-1934) 1856 yılında Ordu’da doğdu. İlkokul tahsilinden sonra İstanbul Beyazıt Medresesi Dersiamları’ndan Tokatlı Hacı Ahmet Efendi’den özel ders görerek icazetname aldı. Dosyasının tetkikinde ilk görevi ile ilgili bilgi ve resmi bulunamadı. Ancak 03.02.1911 tarihinde Ordu Müftülüğüne atandığı, 23.07.1934 tarihine kadar bu görevi yürüttüğü ve bu tarihte vefat ettiği bilgisine ulaşıldı

https://ordu.diyanet.gov.tr/sayfalar/contentdetail.aspx?ContentId=87&MenuCategory=Kurumsal

 


Adı Soyadı: Ali Sabri GÜREL (Müftü Sülalesinin isim babası olan muhterem kişidir).

Mesleği: Cumhuriyet Döneminin Ordu İli  İlk Müftüsü.

İli: Ordu.

Köyü/Mahallesi: Uzunmusa.


 

Naim Güney‎ - GÜZELORDU YEREL TARİH ARAŞTIRMALARI:

  • 19 EYLÜL 1924 GÜNÜ ORDU’YU ZİYARET EDEN GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞA VE ORDU MÜFTÜSÜ ALİ HOCA ARASINDA GEÇEN DİYALOG

    19 Eylül 1924 günü Hamidiye Kruvazörü ile Ordu’ya gelen Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal Paşa beraberindeki kalabalık bir heyetiyle Vilayet konağına kadar yürüyerek gittiler. 1924 yılında Vilayet konağı şimdiki Altınordu Kaymakamlığının olduğu iki katlı taş bina idi. Gazi, binanın ikinci katındaki Valilik Makamının bulunduğu odaya girdikleri zaman, binanın önündeki büyük sahada binlerce Ordu’lu toplanmış, sevinç gösterileri yapıyorlardı.

    Vilayette Ordu Vali vekili Rıfat (Vona) Bey tarafından, Reisicumhur Gazi Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine:” Hoş geldiniz” şeklinde kısa bir hitabette bulunulduktan sonra, Ordu Vilayeti hakkında bazı bilgiler verildi ve vilayetin sorunları ve ihtiyaçları arz edilmeye çalışıldı.

    Vilayet Konağında, Ordu’lu temsilciler arasında, çevrede “Müftü Ali Efendi” olarak bilinen ve tanınan, yörenin bilgili bir din adamı olarak sevilen sayılan, yaşlı Ali Efendi de bulunuyordu. Ali Hoca İstanbul Hükümetinin Milli Mücadeleye karşı çıkardığı aleyhindeki fetvalara karşı çıkmış bir hocaydı.

    Vona (Perşembe) Müftü vekili iken Milli Mücadeleyi destekleyen bir fetva ile çevrenin duygularına tercüman olmuştu. Bir süre Müftülük yaptıktan sonra, yerine başkasının tayini üzerine, haksızlığa uğradığı gerekçesiyle Atatürk’ün Ordu’yu ziyaretlerinde bu durumunu kendisine arz etmek istemişti. Müftü Ali Hoca Efendi bir süre sonra tekrar Ordu’ya Müftü olarak tayin edilecektir.

    Müftü Ali Efendi ile Gazi Mustafa Kemal Paşa arasında şöyle bir konuşma geçtiğini, rahmetli Hakkı Gürsoy’un hatıralarından öğreniyoruz. (Hakkı Gürsoy, Milli Mücadele yıllarının başlangıcından hayatının sonuna kadar Ordu mavnacılarının Kâhyalığını büyük bir fedakârlıklara yapmış, bütün Ordu tüccar ve esnafının güven ve sevgisini kazanmış Ordu reislerinden biri idi.)

    “…O zaman Ordu’nun Ali Efendi isminde Uzunmusa köyünden bir müftüsü vardı. Çok bilgili ve âlim bir hocaydı. Vali Rıfat Vona Bey, Müftü Ali Hocayı, Atatürk’e; kasabamızın Müftüsüdür, diye takdim etmiş. Takdim esnasında Atatürk, Müftü Ali Hocanın elini kuvvetle sıkarak:

    - “İnna Atayna Kel Kevser” in manasını ver bakalım, demiş.

    - Müftü Ali Hoca da:

    -Dünyalık mı yoksa ahretlik mi vereyim Paşam" demiş.

    -Dünyalık manasını ver, demiş. Bunun üzerine Ali Hoca:

    - Dünyada ne kadar sanat varsa, hepsi bu surenin içindedir. Elektrik bile bunun içinde vardır.

    Bu mantıklı ve güzel cevap üzerine, Atatürk, Müftü Ali Efendinin elini tekrar sıkıp kendisini bizzat tebrik eder.

    Gerçekten İnna Atayna suresinde Hz. Peygamber’e dünya ve ahirette verilen nimetlerden bahsedilmekte, kendisine Allah’a kulluk etmesi ve kurban kesmesi emredilmektedir. Ayrıca ona düşmanlık edenler kınanmaktadır.

    Hz. Peygamber’e ilgili bu ayette kevser, yani bitip tükenmez nimetler verildiği müjdelenmiş, müşriklerin bu konudaki dedikoduları reddedilmiş ve Hz. Peygamber’in şanının yüceliği gösterilmiştir.

    Ordu Müftüsü Ali Hoca’da surenin dünyalık manasını açıklarken elektrik gibi insanlığın emrinde ne kadar güzel hizmet ve sanat varsa, bunların bu surede şifreli olarak müjdelendiğini açıklamak istemişti. Bu cevap da Gazi'nin çok hoşuna gitmişti..

     

    Naim Güney‎ - GÜZELORDU YEREL TARİH ARAŞTIRMALARI

    23 Aralık 2019

    Kaynak:Araştırmacı Yazar, Sıtkı Çebi, Atatürk Ordu’da (19 Eylül 1924) adlı kitabı Shf.33-34,Ordu Valiliği Yayınları-1999

     


  • Diğer bilgi kaynakları: https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1013680
  • - Dersiam: Osmanlı döneminde, özel bir sınavı kazanarak medreselerde ders verme yetkisini elde eden müderrislere verilen san.
  • Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
    Ücretsiz kaydol